olmasaydı, o mirası imkânı yok, başka hiçkimse yiyip bitiremezdi. Aşkolsun Betüş’e... Kendi yok Allahı var, neme lazım yaman kadındır ve gayetle hovardadır. Sizin akrabanız oluyor, değil mi? Hiç görmediniz mi? Yaa, vah vah... Görülecek kadın... Şimdi kimbilir nerelerdedir... Mirası tüketmesi için, doğrusu, Sarsak Mecdi’ye çok yardım etti, yoksa o mal mülk, o kadar para, imkânı yok tükenmezdi. Belki bunları size anlatmak doğru değil, ne de olsa akrabasısınız, ama siz öğrenmek için ısrar ediyorsunuz da ondan anlatıyorum. Bakın nasıl evlenmişlerdi, onu da anlatayım.
Bu bizim Sarsak Mecdi günün birinde evlenme hastalığına tutuldu. Allah kimsenin başına vermesin, çok kötü bir hastalıktır ; insanın canı hep aynı kadınla evlenmek ister. Sarsak Mecdi’ye bu hastalığı Lokum Betül aşılamış. Ben Betül Hanımı işte o sıralarda tanıdım, haza kadın ve o zaman Sarsak Mecdi’den otuzsekiz yaş küçüktü ve etiketi üstünde ; Lokum...
Ben Lokum Betül’ü görünce, bizim Mecdi’ye, “Bu karı seni altı aya kalmaz bitirir, ufalar, toz duman eder,” diyemedim de