Gerçek aşklara gerçek insanlara yazmıştım şiirlerimi…
Bana pis bir ucubeymişim gibi davranan ucubeye…
İnsan hiç ucubeye şiir yazar mı demeyin!
Benimki gerçek bir aşk hikayesiydi…
Öyle sandım…Küçüktüm…. Aldandım…
Hani bize hep anlatılan kurbağa prens hikayesi var ya;
Ben hep kurbağanın prens olacağını düşünmüştüm, ama nereden bilebilirdim prensimin kurbağa çıkacağını…
Kurbağamın da yok olacağını…
Bu kitabım benim gibi kurbağayı prens zanneden genç kızlara, incinmiş aldatılmış tüm kadınlara, terk edilmiş aşıklara ve aşkı ararken insanın nasıl acı çektiğini, her şeyini kaybetmişliğini anlamak isteyen aşk hırsızlarına gelsin…
ve tüm şiir dostlarına….
Ben küçük bir kızdım, çok incindim…
Lütfen siz incinmeyin ve sizi kimsenin incitmesine izin vermeyin…
UCUBEYE…
Bugün tam on iki sene oldu gidişinin ardından..
Uzun uzun yolunu gözleyişimle, hala bana bunu nasıl yaptı deyişimle geçen on iki sene…
On iki senedir hiç görmedim seni… Belki yüzünü bile unuttum; zaten sesini hiç hatırlamıyorum. Karşıma çıksan tanımam bile. Sadece benden çaldığın aşk, güven, huzur, mutluluk duygularını bulmaya çalışıyorum. Yalnızlığım içimde çığ gibi büyürken bıraktığın korkularla adım atmaya çekindim her aşk arayışımda…
Ve yıllarca yazdım sen bilmesen de sana…