Aşıklar Ölmez

İnsanların en şereflisi budur Yusuf’um.

Benim için “İyi adamdır.” diyen doksan dokuz kişinin dediğine bakmam. Bir tek o kötü diyen adamın niye öyle dediğini düşünürüm.

Kalbinden de bir marifetmiş gibi geçirme.

Ne demişler evliler için? Dua etmişler bir yastıkta kocasınlar diye. Bir mutfakta kocasınlar, dememişler. Mutfak mühimdir. Ama yastık da çok mühimdir. Diyeceksin ki “Hani erkeğin kalbine giden yol mutfaktan geçerdi?” Öyle erkekler de vardır herhâlde. Adamın kalbi yassı tava gibi, midesi de alay kazanı gibiyse bir yastıkta, bir mutfakta kocarlar.

gül olacağı yerde diken, diken olacağı yerde gül olmamalı. Gül gibi güler yüzlü, tatlı sözlü olmalı. Diken gibi asık suratlı, incitici olmamalı. Ama keskin ve sivri olman gerektiği zaman da kesmezlik, batmazlık etme. Kirpi gibi gerektiğinde dikenlerini göster ki canını koruyasın. Samur gibi hep yumuşak olursan derini yüzerler, derini.

Evlenmek neye benzer, biliyor musun? Yazı tura atmaya benzer. Yazı gelirse kadın kazanır, tura gelirse erkek kaybeder.

zaman özlemin bitmiyor. İnsanoğluna benziyorsun sen de. Gurbete gider, sılayı özler; sılaya gider, gurbeti özler. Evlenir, bekârlığı özler; boşanır, evliliği özler.

bir dostumun güvenini kaybetsem, ne ederim biliyor musun? Onun kapısının dibinde, eşiğinde köpek gibi otururdum. Ta ki beni affedene kadar.

kere taş atıp vurmuş da olsan köpek senin elinden yediği lokmayı unutmaz. Ama alçağı ömrünce beslersin, okşarsın yine de ufacık bir şey için seninle kavgaya tutuşur.

Engin denizler gibi ol Yusuf’um. Bir taş atmayla bulanma. İnsanların yaptığı seni incitiyorsa sen hâlâ sığ su sayılırsın.