Şeyh Sait 1.Dünya Savaşı sırasında ihanet ettiği halife ve padişah yönetimini güya yeniden getirmek amacıyla isyan ediyordu. İsyan sırasında okuma yazma oranı çok düşük olan halkın dini duygularını kullanıyordu. Aslında “Din elden gitmiyordu” sadece Şeyh Sait’in para kaynağının yönü değişmişti. Daha önce Doğu Anadolu’da Kürt Devleti kuracaksın diyerek isyan etmesini sağlayan Rusya idi. Şimdi ise aynı vaatleri sıralayan ve Şeyh Sait’e para akıtan İngiltere idi. TPCF ile CHP arasındaki iktidar savaşın temelinde siyasi çıkarlar için din kullanılmıştı. Din, bu kez Şeyh Sait aracılığıyla Türkiye’yi iç işlerle meşgul edip dış politikada zayıf duruma düşürmek isteyen İngiltere tarafından kullanılıyordu.
13 Şubat 1925’te Piran’da başlayan Şeyh Sait isyanı kuzeyde Erzurum Güneyde ise Diyarbakır’a doğru yayılmaya başladı. İsyanın uzun sürmesi hükümet karmaşasına neden oldu. Fethi Okyar hükümeti istifa ederken yerine İsmet İnönü hükümeti kuruluyordu.
Şeyh Sait İsyan Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde giderek etkinliğini arttırdı.8 ay sonra Şeyh Sait ve isyancıların liderleri yakalandığında artık Türkiye üzerinde oynanan oyunun perdesi kapanmıştı. Türkiye Musul sorunu nedeniyle Güney sınırlarına yığdığı askerlerini isyana yönlendirmişti. İç siyasette yaşadığı sıkıntılar nedeniyle uluslar arası alanda İngiltere’nin karşısında etkin bir politika izleyememişti.
Milletler Cemiyeti’nin Musul’u İngiltere mandasındaki Irak’a bırakmasına tepki gösterilse de sonuç