Mahmut Yesari’nin romanlarında toplumsal olarak en çok işlenen konulardan bazıları ise Tanzimat’la başlayan Türk modernleşmesinin, Cumhuriyet’le birlikte köklü değişmelere sebep olduğu yıllarda yaşayan Mahmut Yesari, bu değişimler karşısında duyarsız kalmamış ve romanlarında sıklıkla bu konuya değinmiştir. Modernleşme ve dolayısıyla Batılılaşma sonucunda kendi toplumuna yabancılaşmış kişilere yer verir. Bu kişiler çoğunlukla, zevk ve eğlenceye düşkün, sürekli yabancı kelimeler kullanan, toplumsal ve kültürel değerlerle bağ kuramayan bir karaktere sahiptirler.
Mahmut Yesari bazı romanlarında ise fabrika işçileri, köy ve köylü, işçilerin olumsuz çalışma şartları, toplumsal adaletsizlikler, yoksulluk gibi farklı konuları ele almıştır. Buna bir örnek olarak yazarın en tanınan romanı olan Çulluk, Türk edebiyatı için son derece önemli bir eserdir. Fabrika işçilerinin, köyün ve köylünün konu edildiği ilk roman olarak edebiyat tarihimize geçmiştir.
* * *
Cezmi kaptan, acentanın kapısından girince, sağda tezgah şeklindeki yüksek sıranın üzerine inilmiş yazı yazan memura:
— Merhaba, Lütfü Efendi, dedi.
Memur, süratle başını kaldırdı:
— Hoş geldiniz Kaptan Bey…
— İhsan Bey burada mı?
— Yemeğe çıktılar… Oturun bekleyin.
— Akşama uğrarım.
— Siz bilirsiniz.
Lütfü Efendi, tekrar işine koyulmuştu. Cezmi Kaptan sordu:
— Biz seferde iken mektup, falan geldi mi hiç?
— Gelmişse İhsan Bey’dedir.
— Peki, arayan da olmadı mı?
Lütfü Efendi, kalemi elinden attı. Derin bir hayretle bakıyordu!