Yaşam yaratmak, güçsüz insanda bulunmayan birtakım nitelikleri gerektirir. Yaşamı yoketmekse yalnızca bir tek niteliği -şiddete başvurmayı- gerektirir. Güçsüz insan, tabancası, bıçağı ya da kuvvetli bir bileği olduğu sürece başkalarının ya da kendisinin içindeki yaşamı yokederek onu aşabilir. Böylece, kendisini yadsıyan yaşamdan öç almış olur. Ödünleyici şiddet, güçsüzlükten doğan ve güçsüzlüğü ödünleyen bir şiddet türüdür. Yaratamayan bir insan, yok etmek ister, yaratırken, yok ederken salt bir yaratık olma rolünün ötesine geçer. Caligula'ya şunları söyletirken Camus, bu fikri özlü olarak dile getirmiştir: «Yaşıyorum, öldürüyorum, yok etmenin insanı kendinden geçiren gücünü yaşıyorum; bununla karşılaştırıldığında yaratmanın gücü çocuk oyuncağından başka bir şey değildir.» Bu, sakatların, yaşamın kendilerinden insanca güçlerini olumlu bir biçimde ortaya dökme yetisini esirgediği kimselerin kullandığı şiddettir.